İtalyanca Türkçe Sözlük S Harfi

S Harfi

  • sabato (m) cumartesi.
  • saccarosio (m) (chim.) sakaroz, pancar ve şeker kamışından elde edilen şeker.
  • sacro (ag) kutsal.
  • saggezza (f) akıllılık.
  • saggio (m) analiz.
  • sala (f) büyük oda, salon.
  • salario (m) ücret.
  • salato (ag) tuzlu.
  • saldare (t) kaynatmak, kaynakla birleştirmek.
  • saldatore (m) kaynakçı.
  • saldatura (f) kaynak.
  • sale (m) tuz (sale da cucina: sofra tuzu, sodyum klorür).
  • salgemma (m) (pl. salgemma) kayatuzu.
  • salice (m) söğüt.
  • salire (t) binmek, çıkmak (düzensizdir)(isc-).
  • salma (f) vücut; ceset.
  • salmastro (ag) tuzlu (acque salmastre: az tuzlu su, deniz suyundan daha az tuzlu göl suyu).
  • Salonicco (f) Selanik.
  • salpare (i) demir almak.
  • salsiccia (f) domuz salamı.
  • salsicciotto (m) bir çeşit domuz salamı.
  • saltare (i) sıçramak, zıplamak, hoplamak.
  • saltellare (i) sekerek dolaşmak.
  • salubre (ag) sağlıklı.
  • salutare (t) selamlamak.
  • salute (f) sağlık.
  • salvare (t) kurtarmak.
  • salvarsi (r) kurtulmak.
  • salve (in) selam.
  • sancire (t) yaptırım uygulamak (isc+).
  • sangue (m) kan.
  • sanità (f) sağlık.
  • sano (ag) sağlam, sağlıklı, hastalıksız.
  • San Pietroburgo (f) Sen Petersburg.
  • santo (ag) kutsal, aziz.
  • sanzionare (t) yaptırım uygulamak.
  • sapere (t) bilmek (düzensizdir).
  • sapone (m) sabun.
  • sappiente (m) bilgin.
  • sarto (m) terzi.
  • sasso (m) taş.
  • satisfare (t) sağlamak; memnun etmek.
  • Saturno (m) (astr.) Satürn.
  • sazio (ag) tok.
  • sbagliare (t) yanlış yapmak; yanılmak.
  • sbagliarsi (r) yanlış yapmak; yanılmak.
  • sbagliato (ag) yanlış.
  • sbaglio (m) yanlış.
  • sbalordire (t) şaşırtmak (isc+).
  • sbandare (t) (ordu, kalabalık vb) dağıtmak; i dağılmak; yan yatmak, devrilmek.
  • sbarco (m) (mil.) çıkarma.
  • sbarrare (t) engellemek, durdurmak.
  • sbriciolare (t) (yiyecek vb) ufalamak.
  • sbrigarsi (r) acele etmek.
  • scacchiera (f) satranç tahtası.
  • scacco (m) (her zaman çoğul olarak) satranç oyunu (giocare a scacchi: satranç oynamak).
  • scadenza (f) süre, mühlet (data di scadenza: son kullanma tarihi).
  • scadere (i) süresi geçmek, süresi dolmak.
  • scafo (m) geminin teknesi, suyun üzerinde kalmasını sağlayan bölümü.
  • scala (f) merdiven; ölçek.
  • scaldare (t) ısıtmak.
  • scaldarsi (r) ısınmak.
  • scalfire (t) (yüzeyini) çizmek, üzerine çizik atmak (isc+).
  • scalfito (ag) çizilmiş, çizik, çizikli.
  • scalo (m) iskele.
  • scalpare (m) gürültü.
  • scambiare (t) birisiyle karıştırmak (quella donna mi ha scambiato per mio fratello: bayan beni kardeşimle karıştırdı).
  • scandagliare (t) bir su kütlesinin derinliğini ölçmek; anlamaya çalışmak.
  • scandalo (m) skandal, rezalet.
  • scapolo (ag) evlenmemiş (erkek), bekar.
  • scaramuccia (f) çatışma, kısa savaş; tartışma.
  • scarmigliato (ag) dağınık, karışık.
  • scarso (ag) seyrek.
  • scassinare (t) (kapı vb) kırarak açmak.
  • scatenare (t) zincirden kurtarmak, boşandırmak.
  • scatola (f) kutu.
  • scaturire (i) (su) kaynamak, yüzeye çıkmak; türemek, ortaya çıkmak (isc+).
  • scavare (t) kazmak.
  • scavo (m) kazı.
  • scegliere (t) seçmek.
  • scemare (ti) azaltmak; azalmak.
  • scendere (ti) azalmak, inmek; azaltmak.
  • sceneggiatura (f) senaryo.
  • scenziato (m) bilimadamı.
  • scernere (t) sezmek.
  • scheggia (f) kırık, parça.
  • scheletro (m) iskelet.
  • schermo (m) ekran.
  • scherzo (m) şaka.
  • schiacciare (t) düzleştirmek.
  • schiantare (m) kırmak, parçalamak.
  • schiave (m) köle.
  • schiavitù (f) kölelik.
  • schiena (f) sırt, omuz.
  • schierare (t) dizmek, sıralamak.
  • schierarsi (r) dizilmek, sıralanmak (schierarsi in ordine di combattimento: savaş düzenine girmek).
  • schifo (m) mide bulantısı.
  • schivo (ag) çekingen.
  • schizofrenia (f) şizofreni.
  • sciabola (f) (ucu kıvrık) kılıç.
  • sciacallo (m) çakal.
  • scialbo (ag) soluk, solmuş (sin. pallido).
  • sciatto (ag) savsak, özensiz.
  • scienza (f) bilim.
  • scimmia (f) maymun.
  • scimpanzé (m) şempanze.
  • scindere (t) ayırmak.
  • scintilla (f) kıvılcım.
  • sciogliere (t) çözmek; serbest bırakmak; (şirket vb) kapatmak.
  • scioperare (i) grev yapmak.
  • sciopero (m) grev.
  • scissione (f) ayrılma; ayırma.
  • sciupare (t) bozmak; ziyan etmek, boşuna harcamak.
  • scodinzolamento (m) kuyruk sallama.
  • scodinzolare (i) kuyruk sallamak.
  • scogliera (f) uçurum; resif.
  • scolaro (m) öğrenci.
  • scolopendra (f) (zoo.) kırkayak.
  • scommessa (f) bahis.
  • scomparsi (r) ortadan kaybolmak.
  • scomporre (t) (porre gibi çekilir) parçalarına ayırmak.
  • scomunicare (t) aforoz etmek.
  • sconfiggere (t) yenmek; üstesinden gelmek.
  • sconfitta (f) yenilgi (ant. vittoria).
  • sconosciuto (ag) bilinmeyen.
  • scontrare (t) karşılaşmak.
  • scontrarsi (r) çarpışmak.
  • scontro (m) anlaşmazlık.
  • sconvolgente (ag) büyük etkisi olan.
  • scopa (f) süpürge.
  • scopo (m) amaç.
  • scorbuto (m) (med.) iskorbüt.
  • scorciare (t) kısaltmak.
  • scorrere (i) akmak.
  • scorrezione (f) yanlışlık, hata.
  • scorta (f) eskort; erzak.
  • scossa (f) sarsıntı, sallantı (scossa elettrica: elektrik çarpması).
  • scostare (t) uzaklaştırmak.
  • Scozia (f) İskoçya.
  • Scozzese (ag) İskoç.
  • scrittore (m) yazar.
  • scrittrice (f) yazar.
  • scrittura (f) yazı.
  • scrivere (t) yazmak.
  • scrollare (t) sallamak, silkmek.
  • scrutare (t) taramak, aramak.
  • scuoiare (t) (derisini) yüzmek.
  • scuola (f) okul.
  • scuotere (t) sallamak.
  • scusa (f) özür, bahane.
  • sdraiarsi (r) uzanmak.
  • se (co) -se, ise.
  •  (pn) kendisi, kendini.
  • sebbene (co) karşın, rağmen.
  • secernere (t) (bio.) salgılamak.
  • secolo (m) yüzyıl.
  • secondo (ag) ikinci.
  • secondo (m) saniye.
  • secondo (pn) (-ye) göre.
  • sedere (i) oturmak.
  • sedere (m) kıç.
  • sedia (f) sandalye.
  • sedicesimo (ag) on altıncı.
  • sedici (m) on altı.
  • sedile (m) (otomobil vb’de) koltuk.
  • sega (f) testere.
  • segretezza (f) gizlilik.
  • segreto (m) giz, sır.
  • seguace (ag) yandaş, savunucu.
  • seguente (ag) aşağıdaki, bundan sonraki, izleyen.
  • seguire (t) izlemek (isc-).
  • sei (m) altı.
  • selvatico (ag) yabanıl, yabani.
  • sembianza (f) benzerlik; görünüş.
  • sembrare (t) gibi görünmek.
  • semplice (ag) yalın, basit.
  • semplificare (t) yalınlaştırmak, basitleştirmek.
  • sempre (av) hep; her zaman.
  • senno (m) sağduyu.
  • seno (m) gögüs; körfez; (mat.) sinüs.
  • sensato (ag) öngörülü, ihtiyatlı.
  • sentimento (m) duygu.
  • sentire (t) duymak (isc-).
  • sentirsi (r) kendini hissetmek (isc-).
  • senza (pr) olmadan; -siz.
  • separare (t) ayırmak.
  • seppellire (t) gömmek (isc+).
  • seppure (co) öyle de olsa.
  • sequenza (f) sıra, sıralama.
  • sequestrare (t) el koymak.
  • sera (f) akşam.
  • serietà (f) ciddiyet.
  • serio (ag) ciddi.
  • serpeggiare (i) kıvrılarak ilerlemek.
  • serpente (m) yılan.
  • serratura (f) kilit.
  • servire (a) (t) (-ye) yaramak, gerekli olmak; hizmet etmek (isc-).
  • sessanta (m) altmış.
  • seta (f) ipek.
  • setarciare (t) büyük taneleri küçüklerinden ayırmak, elemek.
  • sete (f) susuzluk, susama (aver sete: susamak).
  • settanta (m) yetmiş.
  • sette (m) yedi.
  • settembre (m) eylül.
  • settentrionale (ag) kuzey, kuzeyle ilgili.
  • settimana (f) hafta.
  • settimanale (ag) haftalık.
  • sfida (f) meydan okumak.
  • sfidare (t) meydan okumak.
  • sfoderare (t) kınından çıkarmak (kılıç vb.).
  • sforzo (m) çaba, gayret.
  • sfuggire (ti) kurtulmak, savuşturmak; unutmak (sfuggire di mano: kontrolden çıkmak) (isc-).
  • sgabello (m) tabure, oturak.
  • sgelare (v.) disgelare
  • sgombro (ag) boş.
  • sgomento (m) korku.
  • sgridare (t) azarlamak, kızmak.
  • sguardo (m) bakış, bakma.
  • si (pn) kendini.
  •  (av) evet, olur.
  • sicciatà (f) kuraklık.
  • siccome (co) olduğu için.
  • sicurezza (f) güvenlik.
  • sicuro (ag) güvenilir, kesin.
  • siepe (f) çit.
  • siero (m) (med.) serum.
  • sifilide (f) frengi.
  • sigaretta (f) sigara.
  • sigla (f) kısaltma.
  • significare (t) anlamına gelmek.
  • significato (m) anlam.
  • signora (f) (evli) bayan.
  • signore (m) bay.
  • signorina (f) (bekar) bayan.
  • silicio (m) (chim.) silisyum, Si.
  • simboleggiare (t) sembolize etmek.
  • simbolo (m) sembol.
  • similarità (f) benzerlik.
  • simile (ag) benzer.
  • similitudine (f) benzerlik.
  • simultaneamente (av) eşzamanlı olarak.
  • sincero (ag) içten.
  • sinonimo (m) eşanlamlı sözcük.
  • sintesi (f) sentez.
  • Siria (f) Suriye.
  • siriano (ag) Suriyeli.
  • sisma (m) deprem (sin. terramoto).
  • sismico (ag) depremle ilgili.
  • sismografo (m) depremyazar, sismograf.
  • sismologia (f) deprembilim, sismoloji.
  • sismologo (m) deprembilimci, sismolog.
  • sistema (m) dizge, sistem.
  • situazione (f) durum.
  • Siviglia (f) (geog.) Sevil.
  • slacciare (t) sökmek.
  • slanciare (t) fırlatmak.
  • slancio (m) fırlama, sıçrama.
  • smettere (di) (t) kesmek, durdurmak.
  • snello (ag) ince, zayıf.
  • sobbarcarsi (r) üstlenmek.
  • sobrio (ag) ılımlı, ölçülü.
  • socchiudere (t) yarı kapatamak (chiudere gibi çekilir.
  • soccorrersi (r) yardımlaşmak.
  • socio (m) ortak.
  • soddisfare (t) hoşnut etmek; tatmin etmek.
  • sofferenza (f) acı, ağrı.
  • soffermarsi (r) duraklamak.
  • soffiare (i) üflemek; esmek; t fısıldamak.
  • soffitta (f) tavanarası.
  • soffitto (m) tavan.
  • sofisticato (ag) sofistike.
  • soggiogare (t) egemenliğine almak.
  • soglia (f) eşik.
  • sognare (i) rüya görmek.
  • sogno (m) rüya; hayal.
  • solamente (av) yalnızca.
  • solcare (t) (tarla vb.) sürmek; (deniz, göl vb.) geçmek; üzerinde iz bırakmak (un fulmine solcò il cielo).
  • solco (m) çukur.
  • soldato (m) er, asker.
  • soldo (m) para.
  • sole (m) güneş.
  • solenne (ag) ağırbaşlı; (tören için) görkemli.
  • solere (i) alışkanlığı olmak.
  • solidarietà (f) dayanışma.
  • solidificare (t) katılaştırmak.
  • solidificazione (f) katılaşma, donma.
  • solido (ag) katı.
  • solito (ag) alışılmış, alışıldık (di solito: genelde, genellikle).
  • sollevare (t) yülseltmek, kaldırmak.
  • sollievo (m) ferahlama.
  • solo (ag) yalnız.
  • solstizio (m) (geog.) gündönümü, güntün eşitliği.
  • soltanto (av) yalnızca.
  • solvere (t) çözmek.
  • somiglianza (f) benzerlik.
  • somigliare (ti) benzemek.
  • sommergibile (m) denizaltı.
  • somministrare (t) tedarik etmek.
  • sommità (f) zirve.
  • sondaggio (m) sondaj; anket.
  • sonnecchiare (i) uyuklamak.
  • sonnifero (ag) uyku getiren; m uyku ilacı.
  • sonno (m) uyku.
  • sopire (t) yatıştırmak; uyuşturmak (isc+).
  • sopprimere (t) kaldırmak, son vermek.
  • sopra (av) yukarı, yukarıda, yukarıya.
  • sopraggiungere (i) birdenbire gelmek.
  • soprannaturale (ag) doğaüstü.
  • soprastare (i) üstte durmak.
  • soprattutto (av) özellikle.
  • sordità (f) sağırlık.
  • sordo (m) sağır.
  • sorella (f) kızkardeş.
  • sorgere (i) yükselmek, ortaya çıkmak.
  • sorprendente (ag) hayret verici.
  • sorridere (i) gülümsemek.
  • sorriso (m) gülümseme.
  • sorta (f) tür, çeşit.
  • sorte (f) alınyazısı.
  • sorteggiare (t) çekiliş yapmak, çekilişle seçmek (si sorteggiavano premi tra gli spettatori: çekilşle izleyicilere hediye dağıtıyorlardı).
  • sortire (i) çıkmak (isc-).
  • sorto (ag) yükselmiş.
  • sorvegliare (t) gözetim altında tutmak.
  • sospetto (ag) kuşkulanılan.
  • sostantivo (m) ad, isim.
  • sostanza (f) madde.
  • sostenere (t) savunmak, desteklemek.
  • sotterrare (t) gömmek.
  • sottile (ag) ince.
  • sottintendere (t) ima etmek.
  • sotto (pr) altında, altta.
  • sottocapo (m) başkan yardımcısı.
  • sottoposto (ag) etkisi altında.
  • sottostante (ag) aşağıdaki, ilerideki.
  • sottrarre (t) (trarre gibi çekilir) kaldırmak, ortadan kaldırmak; (mat.) çıkarmak.
  • sottrazione (f) çıkarma; ortadan kaldırma.
  • sovversivo (ag) altüst edici.
  • sovvertire (t) altüst etmek (isc-).
  • spaccare (t) parçalamak.
  • spacciare (t) (büyük miktarda) satmak; acele ile yapmak; piyasaya sürmek.
  • spada (f) kılıç.
  • spadaccino (m) kılıççı, kılıç kullanan.
  • Spagna (f) İspanya.
  • spagnolo (ag) İspanyol; İspanyolca.
  • spago (m) ip, sicim.
  • spalancare (t) ardına kadar açmak, iyice açmak.
  • spalla (f) omuz.
  • spalmare (t) (tereyağı vb) sürmek.
  • spandere (t) yaymak.
  • spargere (t) dağıtmak.
  • sparire (i) yokolmak (isc+).
  • sparpagliare (t) dağıtmak, saçmak.
  • spartire (t) bölmek (isc+-).
  • spasimante (mf) hayran.
  • spaventare (t) korkutmak.
  • spaventarsi (r) korkmak.
  • spazzare (t) süpürmek.
  • spazzatura (f) çöp.
  • spazzino (m) sokak temizleyicisi, çöpçü.
  • specchio (m) ayna.
  • speciale (ag) özel.
  • specialità (f) özellik.
  • spedire (t) göndermek (isc+).
  • speditamente (av) çabukça, hızlı.
  • spegnere (t) söndürmek.
  • spendere (t) harcamak.
  • spennare (t) tüylerini yolmak; aşırı pahalıya satmak, anasının nikahını istemek.
  • speranza (f) umut.
  • sperare (di) (ti) (-meyi) ummak.
  • sperimentazione (f) deney, deneme.
  • spesa (f) masraf, harcama.
  • spesso (av) sık sık.
  • spettacolo (m) gösteri, film.
  • spezie (le) (f) baharat
  • spezzare (t) kırmak, parçalamak.
  • spia (f) casus.
  • spiacere (i) üzgün olmak, hoşa gitmemek.
  • spiaggia (f) plaj.
  • spianare (t) düzleştirmek, düzeltmek.
  • spiegare (t) açıklamak.
  • spigolo (m) (geom.) kenar.
  • spina (f) diken, kılçık (spina dorsale: omurga).
  • spingere (t) itmek.
  • spinto (ag) itilmiş.
  • spione (m) casus (sin. spia).
  • spira (f) sarım.
  • spirale (f) spiral.
  • spirare (i) esmek (sin. soffiare); çıkmak, yayılmak (koku vb. için).
  • spirito (m) ruh.
  • splendore (m) parlaklık.
  • spodestare (t) ortadan kaldırmak.
  • spogliarsi (r) soyunmak.
  • sponda (f) kıyı.
  • sporco (ag) pis, kirli.
  • spostamento (m) yer değiştirme.
  • spostare (t) yerinden kaldırmak.
  • sprigionare (t) hapisten çıkarmak.
  • sprigionarsi (r) hapisten çıkmak.
  • sprofondare (t) dibe yollamak, dibe göndermek; i dibe batmak.
  • spugna (f) sünger.
  • spugnoso (ag) süngersi.
  • sputare (t) tükürmek (sputare sangue: aşırı çaba harcamak).
  • squadra (f) takım.
  • squadrato (ag) kare biçimli.
  • squalo (m) köpekbalığı.
  • squama (f) (balık, sürüngen için) pul.
  • squilibrio (m) dengesizlik.
  • squillare (i) çalmak, çınlamak.
  • staccare (t) ayırmak.
  • stadio (m) stadyum; evre, safha.
  • stagione (f) mevsim.
  • stagno (m) kalay.
  • stalla (f) ahır.
  • stamani (av) bu sabah.
  • stanco (ag) yorgun.
  • stanotte (av) bu gece.
  • stanza (f) oda.
  • stare (i) kalmak, oturmak, bulunmak.
  • stare …ando (i) -mekte olmak.
  • stare per (i) -mek üzere olmak.
  • stasera (av) bu akşam.
  • stasi (f) durgunluk.
  • Stati Uniti d’America (m) (pl.) Amerika Birleşik Devletleri.
  • stato (m) durum; devlet.
  • stazionario (ag) durağan.
  • stazione (f) durak, istasyon.
  • stella (f) yıldız.
  • stendere (t) uzatmak, açmak.
  • stendersi (r) gerinmek.
  • stento (m) ihtiyaç; zorluk.
  • sterminare (t) soyunu tüketmek, yoketmek.
  • stesso (pr) kendi; aynı.
  • stima (f) değer biçme, tahmin.
  • stimare (t) değer biçmek.
  • stipendio (m) aylık ücret, maaş.
  • Stoccolma (f) Stokholm.
  • stoffa (f) bez, kumaş.
  • stomaco (m) mide.
  • stordire (t) bayıltmak (isc+).
  • stordirsi (r) bayılmak (isc+).
  • stordito (ag) baygın.
  • storia (f) geçmiş, tarih.
  • storico (ag) tarihçi; tarihsel.
  • storta (f) (chim.) damıtma işlemi için kullanılan bir tür şişe.
  • strabico (ag) şaşı.
  • strada (f) yol.
  • strage (f) katliam.
  • strano (ag) tuhaf, acayip.
  • straordinario (ag) olağanüstü.
  • strappare (t) koparmak.
  • straripamento (m) (ırmak vb. için) taşma.
  • straripare (i) (ırmak vb. için kullanılır) taşmak.
  • strato (m) katman.
  • stravagante (ag) acayip, garip.
  • stravaganza (f) acayiplik, gariplik.
  • stravolgere (t) bükmek; üzmek (volgere gibi çekilir).
  • strega (f) cadı.
  • stregoneria (f) cadılık.
  • stregua (f) ölçü.
  • stretto (ag) dar (parente stretto: yakın akraba).
  • stridere (i) gıcırdamak.
  • stridulo () (ses için) keskin.
  • stringere (t) bastırmak.
  • strisciare (i) sürünmek; emeklemek.
  • struggere (t) yok etmek.
  • strumento (m) alet, gereç, enstrüman.
  • struttura (f) yapı.
  • struzzo (m) devekuşu.
  • studiare (ti) ders çalışmak, okumak, incelemek; öğrenim yapmak.
  • studio (m) ders çalışma, inceleme, öğrenim; çalışma odası.
  • studioso (m) bilimadamı; ag çalışan; ag çalışkan.
  • stupefacente (ag) hayret verici, şaşırtıcı; m uyuşturucu (madde).
  • stupido (ag) salak, ahmak, aptal.
  • stupire (ti) hayret vermek, hayran bırakmak; hayret etmek, hayran olmak (isc+).
  • stupro (m) (cinsel) tecavüz.
  • su (av) yukarı, yukarıya, yukarıda, üstte.
  • SUA () ABD (Stati Uniti d’America).
  • subbuglio (m) kargaşa.
  • subdolo (ag) sinsi, hileli.
  • subentrare (i) birinin yerine geçmek.
  • subito (av) hemen, beklemeksizin.
  • succedere (i) olmak, başa gelmek.
  • succeso (m) başarı.
  • succhiare (t) emmek.
  • succo (m) meyve suyu; özsu (succo gastrico: mide salgısı).
  • sud (m) güney.
  • sudare (i) terlemek.
  • suddito (m) tebaa.
  • sudicio (ag) kirli.
  • sudore (m) ter.
  • sufficiente (ag) yeterli.
  • suffragare (t) desteklemek.
  • suggerire (t) önermek, teklif etmek (isc+).
  • suggestivo (ag) şaşırtıcı; ürkütücü.
  • suicidarsi (r) intihar etmek.
  • suicidio (m) intihar, kendini öldürme.
  • sunto (m) özet.
  • suo (ag) onun.
  • Suo (ag) (nezaket) sizin.
  • suocera (f) kaynana.
  • suocero (m) kaynata.
  • suolo (m) toprak.
  • suonare (ti) çalmak (zil, kapı); çalgı çalmak.
  • suono (m) ses.
  • superficie (m) yüzey, yüzölçümü.
  • superstizione (f) batıl inanç.
  • suppergiù (av) aşağı yukarı, yaklaşık.
  • supporre (t) varsaymak; tahmin etmek.
  • supposizione (f) varsayım.
  • suscettibile (ag) değişebilir; alıngan.
  • suscitare (t) oluşturmak, doğurmak, uyandırmak.
  • susseguirsi (r) birbirini izlemek (isc+).
  • sussistere (i) varolmak.
  • sussurrare (t) fısıldamak.
  • svanire (i) kaybolmak, gözden yitmek (isc+).
  • svantaggio (m) dezavantaj.
  • svantaggioso (ag) dezavantajlı.
  • svedese (ag) İsveçli; m İsveççe.
  • svellere (t) kökünden koparmak.
  • svenire (i) bayılmak (venire gibi çekilir).
  • Svezia (f) İsveç.
  • sviare (ti) yoldan çıkarmak; yoldan çıkmak.
  • sviluppare (t) geliştirmek.
  • svilupparsi (r) gelişmek.
  • sviluppo (m) gelişme, gelişim, geliştirme.
  • svincolare (t) serbest bırakmak.
  • svincolo (m) otoyolları birbirine bağlayan yol ya da yollar sistemi.
  • Svizzera (f) İsviçre.
  • svizzero (m) İsviçreli.
  • svolgere (t) göstermek.
  • svotare (ti) boşaltmak; boşalmak.
  • svuotare (ti) boşaltmak; boşalmak.